Ünlü psikiyatrist ve yazar Gülseren Budayıcıoğlu, Breaking News Turkey’e verdiği özel röportajda, insan ruhunu anlamanın zorluklarını, mesleğine adanmışlığını ve aşkın dönüştürücü gücünü samimi bir dille anlattı.
Uluslararası Breaking News Turkey haber sitesinden İpek Dağıstanlı’ya özel açıklamalarda bulunan ünlü psikiyatrist ve yazar Gülseren Budayıcıoğlu, mesleğine bakışını, insan ruhuna dair gözlemlerini ve hayatının dönüm noktalarını içten bir dille paylaştı.
“İnsana dokunabilmek, onun kaderinde bir dönüşüme tanık olmak bana inanılmaz duygular veriyor,” diyen Budayıcıoğlu, meslek hayatını “adanmışlık” olarak tanımlıyor:
“Boş vakit bana keyif vermez hale geldi. Sanki dünyaya bir görev için gelmişim gibi hissediyorum. Kitaplarımın bu kadar ilgi göreceğini hiç tahmin etmemiştim.”
Psikiyatristlere bakışı değiştiren yolculuk
Budayıcıoğlu, ilk kitabı Madalyonun İçi ile başlayan edebiyat serüveninde amacının toplumun psikiyatriye bakışını değiştirmek olduğunu vurguluyor:
“Eskiden psikiyatriste gitmek utanılacak bir şeydi. Bugün insanlar bunu rahatlıkla dile getiriyorsa, bu benim en büyük gururumdur.”
Gerçek hikâyeler gizliliği zedelemez
Dizilerinde yer alan karakterlerin gerçek yaşam öykülerinden esinlendiği bilinen Budayıcıoğlu, gizlilik konusuna büyük önem verdiğini belirtiyor:
“Hiçbir hastam bana ‘hikâyemi kullandınız’ demedi. Tam tersine, ‘Hocam benim hayatımı yazın’ diyenler oldu. O güven bağı olmasa bu meslek yapılmaz.”
Ben insanı seviyorum
Başarısının sırrını soranlara ise tek bir yanıt veriyor:
“Terapi değil, televizyon değil… Ben insanı seviyorum. Kötü insanlar aslında sadece sitemkârdır. Masalları çok severim çünkü gerçeği söyler: İyiler acı çeker ama sonunda kazanır.”
Eşimi kaybettim ama o hâlâ yanımda
Yıllar önce kaybettiği eşine duyduğu sevgiyi şu sözlerle anlatıyor:
“O bana aşıktı, ben de ona. Onu kaybetmek kolay olmadı ama sevgi hâlâ içimde yaşıyor.”

Aşk bir deprem gibidir, ama yaşanmaya değerdir
Kadın-erkek ilişkileri hakkında dikkat çekici gözlemler paylaşan Budayıcıoğlu:
“Kadınlar genellikle narsist erkeklere âşık olur. Aşk tehlikelidir ama aynı zamanda hayatın en güzel armağanıdır. Her yaşta yaşanabilir.”
“Elli yıl çalıştım, şimdi yazmak benim terapim”
Artık aktif olarak terapi yapmadığını belirten Budayıcıoğlu,“Elli yıl boyunca herkesin bana ulaşmasına izin verdim. Şimdi kitaplarla ve senaryolarla daha geniş kitlelere ulaşıyorum,” diyor.
Ünlüler de insan
Ünlü danışanlarının çok olduğunu ancak isim vermeyeceğini söyleyen Budayıcıoğlu,“Ünlü olmak kolay değil. Her hata göz önünde. Onların işi bizden daha zor,” diyerek empatisini vurguluyor.
Anlatacak daha çok şey var
Röportajın sonunda şu sözlerle noktalıyor:“Artık yeni hasta almıyorum. Enerjim kitaplarda ve senaryolarda. Ama hikâyeler bitmedi; anlatacak daha çok şey var.”


